İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | page through f. | sayfalarını çevirmek | ||
She paged through the magazine. Derginin sayfalarını çevirdi. More Sentences |
||||
Genel | page through f. | sayfalarını çevirip göz atmak |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | page through (something) f. | (bir şeyin) sayfalarını çevirmek |
Öbek Fiiller | page through (something) f. | (bir şeyin) sayfalarını çevirip göz atmak |
Öbek Fiiller | page through (something) f. | (bir şeyin) sayfalarında gezinmek |
Öbek Fiiller | page through (something) f. | (bir şeyin) sayfalarına göz atmak |